Siber alanda güvenlik, internet gibi geniş bir ağda birbirine bağlı olan çeşitli cihazların (bilgisayarlar, mobil telefonlar, IP kameralar vb.) güvenli bir şekilde iletişim kurmasını ve veri paylaşmasını sağlamak için gerekli olan kurallar ve önlemler bütünüdür.
Siber alanda güvenlik önemlidir çünkü ağa bağlı cihazlar, yasal olmayan yöntemlerle saldırıya uğrayabilir ve zarar görebilir. Örneğin, bir siber saldırgan, bir cihazın güvenlik açığını bulup, o cihaza erişebilir ve cihazın işlevini bozabilir veya cihazda saklanan verileri çalabilir. Bu durum, cihaz sahibinin veya veri sahibinin hem maddi hem de manevi zarara uğramasına neden olabilir.
Siber saldırganlar, her gün yeni güvenlik açıkları ararlar ve bunları tespit etmek için çeşitli programlar kullanırlar. Buldukları güvenlik açıklarını, istedikleri cihaza sızıp, cihazı veya cihazdaki verileri kendi çıkarları için kullanmak amacıyla kullanırlar. Bu nedenle, siber alanda güvenliği sağlamak için, ağa bağlı cihazların sürekli olarak güncellenmesi, güvenlik yazılımları kullanılması, şifrelerin güçlü olması, verilerin yedeklenmesi gibi tedbirler alınması gerekir.
GÜVENLİK AÇIKLARININ NEDENLERİ
Güvenlik açıklarının nedenleri aşağıda verilmiştir.
- Tasarım ve Geliştirme Hataları: Bu hatalar, bilgisayarların, ağ cihazlarının, yazılımların ve internet protokollerinin uyumlu ve güvenli bir şekilde çalışmasını sağlamak için gerekli olan tasarım ve geliştirme süreçlerinde yapılan yanlışlıklardan kaynaklanır. Örneğin, uyumsuz donanım seçimi, ağ bağlantılarının zayıf veya kesik olması, IP numaralarının çakışması veya yanlış ataması, güncel olmayan veya hatalı yazılım yüklemesi gibi durumlar güvenlik açıklarına yol açabilir. Bu hatalar, sistemlerin performansını düşürebilir, veri kaybına veya sızıntısına neden olabilir, saldırganların sisteme erişmesini veya zarar vermesini kolaylaştırabilir.
- İnsan Hataları: Bu hatalar, sistemleri ve yazılımları kullanmak için gerekli olan bilgi, beceri veya yetkiye sahip olmayan kişilerin yanlış veya bilinçsiz davranışlarından kaynaklanır. Örneğin, kullanıcıların şifrelerini unutması, paylaşması, kolay tahmin edilebilir yapması, virüslü e-posta veya web sitelerine tıklaması, güvenlik duvarı veya antivirüs gibi koruyucu yazılımları devre dışı bırakması, yedekleme yapmaması, yetkisiz kişilere sistem erişimi vermesi gibi durumlar güvenlik açıklarına yol açabilir. Bu hatalar, sistemin güvenliğini tehlikeye atabilir, verilerin çalınmasına veya bozulmasına neden olabilir, saldırganların sistemi ele geçirmesini veya sabotaj yapmasını mümkün kılabilir.
- Eğitim Eksikliği: Bu hatalar, çalışan personele kullanılan programlar hakkında yeterince eğitim verilmemesinden kaynaklanır. Örneğin, personelin programların nasıl çalıştığını, hangi özellikleri olduğunu, hangi güvenlik önlemlerini aldığını, hangi riskleri taşıdığını, nasıl güncelleneceğini, nasıl sorun giderileceğini bilmemesi gibi durumlar güvenlik açıklarına yol açabilir. Bu hatalar, sistemin verimliliğini azaltabilir, programların yanlış veya eksik kullanılmasına neden olabilir, güvenlik ihlallerine veya veri kayıplarına sebep olabilir, saldırganların sisteme sızmasını veya zarar vermesini kolaylaştırabilir.
- Şifreler: Bu hatalar, çalışan personele verilen şifrelerin doğru kullanılmamasından kaynaklanır. Örneğin, personelin şifrelerini sık sık değiştirmemesi, aynı şifreyi birden fazla sistemde kullanması, şifrelerini başkalarıyla paylaşması, şifrelerini not etmesi, şifrelerini unutması, şifrelerini kolay tahmin edilebilir yapması gibi durumlar güvenlik açıklarına yol açabilir. Bu hatalar, sistemin korumasını zayıflatabilir, verilerin yetkisiz kişilerce erişilmesine veya değiştirilmesine neden olabilir, saldırganların sistemi ele geçirmesini veya şantaj yapmasını mümkün kılabilir.
- Bağlantı Sorunları: Bu hatalar, güvenli olmayan ağların kullanılmasından kaynaklanır. Örneğin, personelin açık veya şifresiz kablosuz ağlara bağlanması, güvenli olmayan web sitelerine girmesi, şifreli olmayan veri aktarımı yapması, VPN gibi güvenli bağlantı araçlarını kullanmaması gibi durumlar güvenlik açıklarına yol açabilir. Bu hatalar, sistemin gizliliğini ihlal edebilir, verilerin dinlenmesine veya ele geçirilmesine neden olabilir, saldırganların sisteme sızmasını veya zarar vermesini kolaylaştırabilir.
- Karmaşıklık: Bu hatalar, kullanılan ağ altyapısının karmaşık olmasından kaynaklanır. Örneğin, ağın çok sayıda cihaz, yazılım, protokol, servis, sunucu, istemci, yönlendirici, anahtarlayıcı, güvenlik duvarı, antivirüs gibi bileşenlerden oluşması, ağın yönetimini, bakımını, güncellemesini, izlenmesini, test edilmesini zorlaştırabilir. Bu hatalar, sistemin kararlılığını bozabilir, performans sorunlarına veya kesintilere neden olabilir, güvenlik zafiyetlerine veya uyumsuzluklara sebep olabilir, saldırganların sisteme erişmesini veya zarar vermesini kolaylaştırabilir.
Siber alanda güvenlik önemlidir çünkü ağa bağlı cihazlar, yasal olmayan yöntemlerle saldırıya uğrayabilir ve zarar görebilir. Örneğin, bir siber saldırgan, bir cihazın güvenlik açığını bulup, o cihaza erişebilir ve cihazın işlevini bozabilir veya cihazda saklanan verileri çalabilir. Bu durum, cihaz sahibinin veya veri sahibinin hem maddi hem de manevi zarara uğramasına neden olabilir.
Siber saldırganlar, her gün yeni güvenlik açıkları ararlar ve bunları tespit etmek için çeşitli programlar kullanırlar. Buldukları güvenlik açıklarını, istedikleri cihaza sızıp, cihazı veya cihazdaki verileri kendi çıkarları için kullanmak amacıyla kullanırlar. Bu nedenle, siber alanda güvenliği sağlamak için, ağa bağlı cihazların sürekli olarak güncellenmesi, güvenlik yazılımları kullanılması, şifrelerin güçlü olması, verilerin yedeklenmesi gibi tedbirler alınması gerekir.
GÜVENLİK AÇIKLARININ NEDENLERİ
Güvenlik açıklarının nedenleri aşağıda verilmiştir.
- Tasarım ve Geliştirme Hataları: Bu hatalar, bilgisayarların, ağ cihazlarının, yazılımların ve internet protokollerinin uyumlu ve güvenli bir şekilde çalışmasını sağlamak için gerekli olan tasarım ve geliştirme süreçlerinde yapılan yanlışlıklardan kaynaklanır. Örneğin, uyumsuz donanım seçimi, ağ bağlantılarının zayıf veya kesik olması, IP numaralarının çakışması veya yanlış ataması, güncel olmayan veya hatalı yazılım yüklemesi gibi durumlar güvenlik açıklarına yol açabilir. Bu hatalar, sistemlerin performansını düşürebilir, veri kaybına veya sızıntısına neden olabilir, saldırganların sisteme erişmesini veya zarar vermesini kolaylaştırabilir.
- İnsan Hataları: Bu hatalar, sistemleri ve yazılımları kullanmak için gerekli olan bilgi, beceri veya yetkiye sahip olmayan kişilerin yanlış veya bilinçsiz davranışlarından kaynaklanır. Örneğin, kullanıcıların şifrelerini unutması, paylaşması, kolay tahmin edilebilir yapması, virüslü e-posta veya web sitelerine tıklaması, güvenlik duvarı veya antivirüs gibi koruyucu yazılımları devre dışı bırakması, yedekleme yapmaması, yetkisiz kişilere sistem erişimi vermesi gibi durumlar güvenlik açıklarına yol açabilir. Bu hatalar, sistemin güvenliğini tehlikeye atabilir, verilerin çalınmasına veya bozulmasına neden olabilir, saldırganların sistemi ele geçirmesini veya sabotaj yapmasını mümkün kılabilir.
- Eğitim Eksikliği: Bu hatalar, çalışan personele kullanılan programlar hakkında yeterince eğitim verilmemesinden kaynaklanır. Örneğin, personelin programların nasıl çalıştığını, hangi özellikleri olduğunu, hangi güvenlik önlemlerini aldığını, hangi riskleri taşıdığını, nasıl güncelleneceğini, nasıl sorun giderileceğini bilmemesi gibi durumlar güvenlik açıklarına yol açabilir. Bu hatalar, sistemin verimliliğini azaltabilir, programların yanlış veya eksik kullanılmasına neden olabilir, güvenlik ihlallerine veya veri kayıplarına sebep olabilir, saldırganların sisteme sızmasını veya zarar vermesini kolaylaştırabilir.
- Şifreler: Bu hatalar, çalışan personele verilen şifrelerin doğru kullanılmamasından kaynaklanır. Örneğin, personelin şifrelerini sık sık değiştirmemesi, aynı şifreyi birden fazla sistemde kullanması, şifrelerini başkalarıyla paylaşması, şifrelerini not etmesi, şifrelerini unutması, şifrelerini kolay tahmin edilebilir yapması gibi durumlar güvenlik açıklarına yol açabilir. Bu hatalar, sistemin korumasını zayıflatabilir, verilerin yetkisiz kişilerce erişilmesine veya değiştirilmesine neden olabilir, saldırganların sistemi ele geçirmesini veya şantaj yapmasını mümkün kılabilir.
- Bağlantı Sorunları: Bu hatalar, güvenli olmayan ağların kullanılmasından kaynaklanır. Örneğin, personelin açık veya şifresiz kablosuz ağlara bağlanması, güvenli olmayan web sitelerine girmesi, şifreli olmayan veri aktarımı yapması, VPN gibi güvenli bağlantı araçlarını kullanmaması gibi durumlar güvenlik açıklarına yol açabilir. Bu hatalar, sistemin gizliliğini ihlal edebilir, verilerin dinlenmesine veya ele geçirilmesine neden olabilir, saldırganların sisteme sızmasını veya zarar vermesini kolaylaştırabilir.
- Karmaşıklık: Bu hatalar, kullanılan ağ altyapısının karmaşık olmasından kaynaklanır. Örneğin, ağın çok sayıda cihaz, yazılım, protokol, servis, sunucu, istemci, yönlendirici, anahtarlayıcı, güvenlik duvarı, antivirüs gibi bileşenlerden oluşması, ağın yönetimini, bakımını, güncellemesini, izlenmesini, test edilmesini zorlaştırabilir. Bu hatalar, sistemin kararlılığını bozabilir, performans sorunlarına veya kesintilere neden olabilir, güvenlik zafiyetlerine veya uyumsuzluklara sebep olabilir, saldırganların sisteme erişmesini veya zarar vermesini kolaylaştırabilir.